2023-11-03 16:09:08

BAZI ZOR ANLARLA BAŞ ETMEK MÜMKÜN MÜ ?

Yavuz Vardar

yavuz.vrdr@hotmail.com 03 Kasım 2023, 16:09

 Herkese merhabalar bugün toplumsal bir konuyu birazcık psikolojiyle birleştirerek bir şeyler karalamak istiyorum umarım hoşunuza gider. İşim gereği bir süredir güvenlik personellerine ve adaylarına iletişim becerileri eğitimi veriyorum. Haliyle de birçok kez güvenlik personeli emekçilerin yaşadıkları sorunları da birinci ağızdan dinleme fırsatım oluyor. Birçok meslek grubunun olduğu gibi onların da bazı mesleki problemleri var. Bugün onların nezdinde toplumsal bir sorunumuza değinmek istiyorum.

 Güvenlik personellerinden bana en çok dile getirilen sorun ‘Yavuz hocam vatandaşlar bize saygı duymuyor, bize saygı duymuyorlar, statümüzü küçümsüyorlar’’

 Gerçekten de toplumumuzun bir kesiminde bir küçümseme furyası var: farklı bireyleri, güzel olmayanları, hata yapanları, yoksulları, kendi gibi olmayanları, kendi gibi yaşamayanları, kendi gibi düşünmeyenleri veyahut da birilerinin belirlediği tırnak içerisinde ‘düşük statülü’ meslekleri küçümsüyorlar. Ben de birebir karşılaşıyorum bazen bu insanlarla. Gerçekten ilginçler…

 Bir süredir düşünüyorum insan neden diğerlerini yargılar ve yahut küçümser? Sonra bakıyorum nerede güzel-sevgi dolu bir çocukluğu olmamış, nerede diğerleri tarafından küçümsenmiş ve yahut yargılanmış bireyler var birçoğu yetişkinliğinde yaşadığını yaşattırıyor. Bu kimselerin sayısı arttıkça bu normalleşiyor ve normaller de kültür haline geliyor (bakınız: dedikodu kültürü, kıyaslama, kıskançlık kültürü).

 Derslerimde sık sık dile getirmeye çalışırım: normları yani kültürü ve değerleri çoğunluk belirler. Peki ya çoğunluk normal değilse? Ya normal olmayan çoğunluğun belirlediği ve bize normal diye yutturulan normal olmayan şeyleri içselleştirdiysek ve yaşamımızı ona göre idame ettiriyorsak? Devam edelim, çocukluğunda ebeveynleri ve diğerleri tarafından koşulsuz kabul edilmemiş, görülmemiş, taktir edilmemiş çocuklar, mutsuz oluyor bu mutsuzluk yetişkinliklerinde de birçok zaman onların yakasını bırakmıyor. Haliyle hissettiği o kötü duyguları çevresindekilere hissettirerek rahatlamaya çalışıyorlar. Hissettikleri değersizlik, aşağılık, suçluluk duygularını; çocuklarına, yakınlarına veyahut hiç tanımadığı insanlara bulaştırarak rahatlamaya çalışıyorlar. O kötü duyguyu alanlar da tıpkı gribal salgın gibi diğerlerine yaya yaya yaşamaya devam ediyor. Tüm bir toplum yetersizlik, suçluluk, değersizlik özetle mutsuzluk döngüsüne kapılmış oluyor ne yazık ki.

Mutsuz insanlar ekseriyetle memnuniyetsiz olur, memnuniyetsizler de mükemmeliyetçi. Nerede mükemmeliyetçi bir insan varsa ekseriyetle ardında mükemmeliyetçi bir ebeveyn yatar. Mükemmeliyetçi ebeveyn ne demektir? Çocuğunun kusursuz olmasını isteyen, onun başta derslerinde olmak üzere her türlü dalda başarılı olmasını isteyen, onu başka çocuklarla kıyaslayan ve birçok zaman çocuğunu yetersiz hissettiren ebeveyn demektir. Kendisinden küçük bir süper kahraman olması beklenen çocuk, eksik hissedip içine kapandığında ya da depresyona girdiğinde aman çocuğumun psikoloğa ihtiyacı var diyen ebeveynler gözlemliyorum. Peki yetersizlik hissinin gerçek sahibi kim? Çok başarılı olmak isteyen, çokça taktir edilmek isteyen kim? Mükemmeliyetçi ebeveyn.

 Sevgili dostlar unutmayın ki insan birçok zaman yaşamı boyunca eksik hissettiği şeyi tamamlamak için mücadele eder. Onun için çalışır çabalar. O eksikliği kapatamadığı anda da bu mirası çocuğuna bırakıverir. ‘’Ben yapamadım sen yap evladım’’ gibi. Ve yine insan birçok zaman hissettiğini hissettirir: değerli hisseden değerli, ezik hissedense ezik hissettiriverir. Sizleri küçümseyen, size kendinizi yetersiz veyahut suçlu hissettiren insanlarla karşılaştığınızda şunu sorabilirsiniz kendinize: ‘’Ben şuan ne hissediyorum? Değersiz. Peki demin hissediyor muydum bunu? Hayır, bu kişiyle konuşunca hissetmeye başladım. Öyle ise bu his bana ait değil. Bu duygu onun ve bana kötü duygusunu bulaştırmasına izin vermeyeceğim, bu lanet duyguyu geldiği yere geri iade ediyorum’’ deyip diğerlerinin tadınızı kaçırmasını bir nevi de olsa engelleyebilirsiniz. Sorularınız olursa Instagram adresimden bana ulaşabilirsiniz sağlıcakla kalınız

Yorumlar (1)

Fatih Burak Barlukçu 7 Ay Önce

Yavuz Bey her zamanki gibi yine harika bir yazı olmuş, şapka çıkarıyorum efendim. En kısa zamanda görüşmek imzanızı almak ümidiyle

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.